Pomakların Hakim kültürler altında ezilmesi ve erimesi
geçirdiği değişime uygun kültür- sanat felsefesi üretilememesinden
kaynaklanıyor. Dünya değişti, çağ değişti, Pomak halkı değişti; toplumsal
ilişkiler,
tarzlar, üretim biçimleri ve daha birçok şey gibi
kültürün algısı ve işlevi de değişti fakat, geçmişin dar kalıplar
içindeki kültür-sanat siyaseti değişmedi.Bu yüzden dünyanın ve Pomak
toplumunun yaşadığı değişime uygun çözümler üretilemedi.
Daha önce de yazmıştım her şeyden önce yeni bir
felsefe üretilmelidir. Kültür bireysel ve toplumsal felsefenin temelleri
üzerinde yükseldiğinden, Önce sanat, Müzik , Folklor , Tarih bilinci ve Dilimiz
Pomakça ile camiamız çağın değerleri ve toplumsal dinamiklerle
etkileşim içinde olan, Pomak toplumu ve bireyi oluşturmalıyız.
Yaşadığı çağla bütünleştirerek yeniden yaratan ve estetik kaygı
taşıyan yeni bir Pomak ulusu felsefesine ihtiyaç duymaktadır.
Son olarak diyeceğimiz ; Pomaklar yabancılaşmaya, ötekileşmeye , yozlaşmaya, çürümeye ve gericileşmeye karşı bilinçlenmeli , direnmeli Pomak halkının kültürüne sahip çıkmalıdır. Pomakçamızı ,Kültürümüzü sanat ve edebiyat alanında geliştirip yaygınlaşması için; geçmişi bugüne, bugünü yarınlara taşıma coşkusuyla “yüz çiçek açsın” şiarıyla yola çıkması ile oluşacaktır.
Dramatik bir biçimde, Balkan ülkelerinin önemli
bir ortak noktası, hiç birinin kendisini Balkanlar’la
özdeşleştirmek istememesi. Bilâkis, diğer Balkan
ülkelerinden ayrı bir konumda olduğunu vurgulaması. Romenler öteden beri
kendilerini “Balkanlı” saymazlar. Zaten dilleri de “Latin” kökenlidir.
Yunanlılar zaten Modern Dünya’yı kuran felsefenin öncüsü olmuşlardır ve
“barbar” Balkanlar’la aynı kadere ve tarihe sahip olmamışlardır. Hırvatlar
aslen İlir kökenlidir ve Balkanlarla ilgileri yoktur. Arnavutlar da, ki
kendilerini Balkanlar’a gelen ilk medeni ulus olarak görürler, aslen İlir
kökenlidirler. Kulağa komik geliyor ama ciddi ciddi Boşnakların içindede Got
kökenli olduğunu savunanlar da vardır. Bir tek Pomaklar kendilerinin
Balkanların ilk yerli halkı oldugunu savunurlar .. Konuştukları dil Pomakça
Antik Slavca olan Baltoslav dilidir. Bu yüzden Balkanlarda yasayan diğer etnik
halklar ve devletler tarafından hoş görülmezler .. gelişmiş Avrupa devletleri
de bu sahiplenmeyi körükleyerek alev haline getirmek ve yeni etnik kargaşa
çıkarmak için fırsat kollamaktadır.
Aslında sadece tarih konusunda değil, hemen
hayata dair, bilime dair her şeyde Muhafazakârlığın sığ pragmatizmi en bayağı
şekliyle gözümüze çarpar. Diger egemen ulusların ahlâkını değil, ilimini
alalım” sloganında özetlenen bu pragmatizm “ Pomaklarda dil bütünlüğü korunarak
devam etse de tarih” alanında çok daha çarpık üstelik çok daha değişik
biçimlerle karşımıza çıkar. Bu egemen ulus kültürün içinde eriyip yok
olmanın yolunu açmaktır.. Eski bir Osmanlı atasözü olarak zamanın
politikacıları ve askeri idarecileri tarafından çokça kullanılmıştır.. bu
yüzden yeniçeri ocağının temel taşını bu atasözü oluşturmuştur..


