Sureti tesviye anlaşması nedir ?


1800’lü yılların sonlarında Polonyadan, Macaristandan, Selanikten getirilen pek çok Yahudi-Sebatay ve Hristiyan aile (güya!) ihtida etmişler ve devlet görevleriyle (vali, paşa, sefir, nazır) ödüllendirilmişlerdi. Pek çoğu padişahın
etrafına ve Osmanlı sarayına yerleştirilmişti.  Ingilterenin tek hedefi balkanlarda karışıklıkları kışkırtarak Osmanlıyı iyice zayıflatmaktı ,  Birinci Meşrutiyet (1876) sonunda Balkanlarda Bulgar Makedon , komitalarını silahlandırıp önce Türk asıllı olmayan  Pomak ve Romen asıllı  Müslüman halkların üzerine gönderdi , katliamlar ve baskı , korku politikası yaratıldı .
Osmanlı ile Bulgaristan arasında yapılan Sureti tesviye anlaşması ile Pomak devleti yıkılacak Pomak ordusu dağıtılacaktır,
Birinci Meşrutiyet (1876) problemleri , ve balkanların batılı devletlerin elinde oyuncak olması Pomak devletinin sonunu getirmiş balkanlarda en büyük Müslüman azınlık olan Pomakların düzenli ordusu dağıtılmış ve bunun sonucun dada Osmanlının balkanlardaki hakimiyeti tamamen sona ermiştir..

I. Dünya Savaşında Türklerle müttefik olan Bulgarlar, Savaş sonrası Neuilly Barış Antlaşması ve Pomaklar için üc zor dönem.

Bulgaristan Devleti, Rusya’nın sıcak denizlere açılma politikasının sonucu olarak Osmanlı Tuna Vilayeti’nde kuruldu ve büyütüldü. Bu devletin suni olarak oluşturulmasında Rusya, savaş da dahil her türlü maddi ve askeri desteği sağlarken diğer büyük Avrupa devletleri de diplomatik katkı sağlamışlardır. Ancak bu devletin sınırları dahilinde yaşayan pomak unsur, gerek Bulgaristan’ın teşkili ve gerekse sonraki yıllarda Bulgarlar ve bölgede çıkarları olan güçler tarafından büyük bir tehlike ve yok edilmesi gereken düşman olarak algılanmıştır.

    Çünkü pomaklar; Bulgaristan’ın suni olarak teşkili sırasında çoğunlukta olduğu gibi diğer tüm
zamanlarda da küçümsenemiyecek bir oranı kapsıyorlardı. Bu makalede ele alınan tarihsel seyri içinde Bulgaristan da azınlık ; Osmanlı dönemi, Neuilly Antlaşması sonrası dönem ve 1989 sonrası demokratik dönem olarak üç ana devrede incelenmiştir. Osmanlı dönemi de, prenslik ve krallık olmak üzere iki safhada ele alınabilir. Prenslik döneminde, pomak - Bulgar ilişkilerinin odak noktasını Bulgaristan sınırları içinde yaşayan pomak azınlığı oluşturmuştur. 19 Nisan 1909 tarihli İstanbul Prokotolüne; bölgede yaşayan Pomak ve Türklerin kültürel hak ve özgürlüklerini teminat altına alan hükümler koymuştur. Bunu takip eden birkaç yıl içinde normal seyreden Bulgaristanda  Pomakların  durumu, Balkan Savaşı’nın başlaması ile tam bir felakete dönüşmüştür.


Büyük saldırı ve katliamlara maruz kalan soydaşlarımızın bir kısmı hayatlarını kaybederken, diğer önemli bir kısmı da göç etmek zorunda kalmıştır. Böylece Bulgaristan’ın pomak ve Türklerden arındırılma ve boşaltılma işlemi sürmüştür. Ancak yine de bölgede küçümsenemeyecek oranda Pomak  kalmıştır. Özet olarak Osmanlı döneminde Bulgaristan da Pomaklar , baskı ve katliamlara maruz kalmış ve bunun sonucu çoğunlukta bulundukları topraklardan boşaltılmış ve bölgede Rus çıkarlarına uygun bir devlet kurulmuştur.